Okumadan üniversite tercihlerinizi yapmayın

Başlık biraz iddialı oldu sanki. Yok o kadar iddialı değilim ama eski bir öğrenci olarak düşüncelerimi paylaşmak istedim sadece. Öğretmenler tabiki yol gösterir, güzel tavsiyeler verir yeni tercih yapacak olan öğrencilere. Saygım sonsuz. Fakat bence öğretmenler de zamanında öğrenci olmuş olsalar bile, artık çalıştıkları için, para kazanmak gibi dertleri olduğu için daha çok para getirecek alanları tavsiye edeceklerdir. Tabi sizin için de ilgi çeken bir konu olacaktır bu. Ben de aksini iddia etmeyeceğim. Fakat bence işin içinde farklı etkenler de var. Buarada kesinlikle yanlış anlamayın öğretmenlerinizi dinlemeyin demiyorum. Sadece birazcık kendinizi düşünün. Başkalarının sizin yerinize karar vermesine izin vermeyin.

Evet değerli öğrenci adayları. Tavsiyem kesinlikle ve kesinlikle paradan önce ilgi alanınıza ait bir bölüm seçin. Bu kesinlikle çok önemli. Puanım çok yüksek ben tıp okuyabilirim, neden bu puanla gidip mühendis olayım veya radyo televizyon okuyayım? Böyle şeyler muhakak düşünülüyor. Bizzat şahidi olduğum insanlar var çünkü. Arkadaşlar puanınız çok yüksek olacak diye ilgi alanınız da değişmeyecek. Hangi alana ilginiz varsa ve hevesliyseniz o alanı seçin derim. Örneğin öğrencilik hayatından birkaç örnek vereyim. İlginiz, hevesiniz olmayan bir bölümde fazla başarılı olamazsınız. (Elbette istisnalar vardır. Ama bu herkes için geçerli değildir sonuçta ). Harıl-harıl ders çalışmak zorunda kalacak ve neticede o kadar emek sarfetmenize rağmen sınıf ortalamasının belki azcık üzerinde bir puanla dersi geçmiş olacaksınız. Hadi diyelim yüksek puanla geçtiniz. Üniversite de bitti. Unutmayın ki, ilgi alanınız olmayan bu iş artık sizin bir ömür boyu çalışacağınız mesleğiniz olmuştur ve geri dönüşü zordur. (Yoktur demiyorum. Zaman kaybı gibi bazı etkenleri göze aldığınızda geri dönüşü vardır elbette. Ama 25-30 yaşlarında hala öğrenci olmak istemezsiniz herhalde).

Öbür taraftan eğer hevesli olduğunuz, ilgili olduğunuz bir alanı seçerseniz öğrencilik hayatınız kolay geçer. Hatta nasıl geçtiğini anlamazsınız. Çok eğlenceli bir öğrencilik hayatınız olur. Neden mi? Çünkü siz bu işi seviyorsunuzdur. Üniversiteye derse giderken “amaan yine mi ders” gibi birtakım cümleler kullanmazsınız fazla. Çünkü sevdiğiniz bir alanı öğreniyorsunuz ve heveslisiniz. İlk örnekteki gibi harıl-harıl ders çalışmanıza da gerek olmayacaktır. Hevesli olduğunuzdan, ilginizi çeken şeyler olduğundan belki de daha önce bildiğiniz şeyleri birazcık daha ileri seviyede öğreniyor olacaksınız. Neticede hem eğlenmeye, hem de ders çalışmaya zamanınız mutlaka olacaktır. Mezun olup iş hayatın atıldığınızda da ilgili olduğunuz bir alanda hevesle çalışacaksınız bu da beraberinde yüksek başarılara ulaşmanızı sağlayacaktır. İşinizi mecbur olduğunuzdan değil, aynı zamanda sevdiğiniz bir şeyle uğraşıyor olduğunuzdan dolayı daha güzel bir şekilde yapmış olacaksınız.

Bir diğer konu belki de çok duymuşsunuzdur “Üniversitede öğrenmeyi öğrenirsiniz”. Buna benzer başka bir şekilde de duymuş olabilirsiniz tam çıkaramadım ama neticede manası aynı. Yani arkadaşlar üniversiteden çok fazla birşey beklemeyin. Herşey sizin elinizde. Araştırmacı olun ki zaten üniversite size bunu öğretecek. Birçok şeyi kendiniz araştırmalı olacaksınız. Mümkün olduğunda yabancı dil eğitimlerine katılın. Araştırmak demek her türle kaynakları taramak demektir. Dolayısıyla sadece türkçe içeriklerle değil, yabancı içeriklerle de karşılaşacaksınız. Yabancı dil çok önemli.

Bir diğer konu sosyal olmaya çalışın. Sosyal etkinliklere zaman ayırın. Fazla abartmayın tabiki :). Ama emin olun sosyal etkinlikler de öyle ya da böyle eğitiminizi olumlu etkileyecektir. Alanınızla ilgili seminerlere, konferanslara muhakkak katılın. Bu tür seminerlere eğitmenleriniz de destek olacaktır. Toplu katılmanız için tabiki isteğinizi belirtirseniz destekleri olacaktır muhakkak.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Ha bir de unutmadan arkadaşlar üniversitede kredili sistem denen bir zımbırtı var. (Yabancı olduğum için okullarda var mı bilmiyorum ama bildiğim kadarıyla yok.) Ne olduğunu araştırın. Anlamazsanız öğrenci işlerine veya öğretmenlerinize, araştırma görevlilerine mutlaka sorun. Dönem sonunda sıkıntı yaşarsınız. Ben bir sene okulu uzattım mesela 🙂

Üniversite tercihinizi yapmadan söylediklerimi, araştırdıklarınızı ve öğretmenlerinizin tavsiyelerini iyi değerlendirin. Kısacası ilgi alanınızı gözardı etmeyin. Şunu da unutmayın arkadaşlar yazdıklarım benim düşündüklerim. Ben hevesli olduğum alanı seçtim, başkalarının tavsiyesini değil. Şuan mutluyum işimi severek yapıyorum. Umarım yazının size faydası olur. Başarılar diliyorum. Şimdiden tüm öğrenci adaylarını tebrik ediyorum 🙂

Ha buarada unutuyordum az kalsın. Fotoğrafın konuyla kesinlikle bir alakası yok 🙂